SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

EDEB BAHSİ

<< 5249 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ بَيَانٍ السُّكَّرِيُّ عَنْ إِسْحَقَ بْنِ يُوسُفَ عَنْ شَرِيكٍ عَنْ أَبِي إِسْحَقَ عَنْ الْقَاسِمِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ ابْنِ مَسْعُودٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ اقْتُلُوا الْحَيَّاتِ كُلَّهُنَّ فَمَنْ خَافَ ثَأْرَهُنَّ فَلَيْسَ مِنِّي

 

Hz. İbn Mesud'dan (rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

 

"Yılanların hepsini öldürünüz. Onların intikamından (ve bu korkusundan dolayı onları öldürmekten kaçınan) kimse ben­den değildir."

 

 

İzah:

İnsanoğlu ile yılanlar arasında yaratılışlarından gelen ezeli bir düşmanlık vardır Yaratılışlarında bu­lunan bu düşmanlık sebebiyle her zaman yılanlar insanları, insanlar da yı­lanları öldürmek isterler.

 

Bazılarına göre ise, bu düşmanlık tâ cennette Adem Aleyhisselamla şeytan arasında geçen malum ve meşhur olaya kfidar uzanır. Rivayete gö­re şeytan, Adem aleyhisselam'a, cennette kendisine yasaklanmış olan meyveyi[Bakara 19] yedirerek onu cennetten çıkarmayı kafasına koyunca, bu tasa­rısını gerçekleştirmek için cennete girip Hz. Adem'le buluşmak istemişse de cennetin bekçileri onu içeriye bırakmamışlardır. Bunun üzerine bir yı­lan, şeytanı ağzının içine alarak onun cennete girmesini ve bu ihanetini ic­ra etmesini sağlamıştır.

 

İşte yılanlarla insanlar arasında süregelmekte olan bu ezeli ve cibili düşmanlık sebebiyle İslam dini insanlar için tehlikeli bir düşman olan yı­lanların öldürülmesini emretmiştir. Bazı müfessirlere göre: "... kiminiz, kiminize düşman olarak ininiz..."[A'raf 24] ayet-i kerimesinde söz konusu edi­len düşmanlık Hz. Adem ve Havva ile onların karşısında bulunan şeytan ve yılan arasındaki düşmanlıktır.

 

Hanefi ulemasından Bedrüddin Aynî'nin açıklamasına göre mevzumu-zu teşkil eden hadis-i şerifin zahiri bütün yılanları hiçbir ayırım yapma­dan ve hiçbir ihtarda bulunmadan öldürülmelerini emretmektedir. İmam Malik'e göre ise, Abdullah b. Ömer'in rivayet ettiği evlerde yaşayan yı­lanları öldürmenin yasaklandığını ifade eden hadis [Buharî, Bedu'l-halk] mevzumuzu teşkil eden bu hadis-i şerif tahsis ettiğinden Medine'nin evlerinde yaşayan yı­lanları bu hükmün dışında bırakmıştır. Binaenaleyh üç defa ihtarda bulun­madan onları öldürmek caiz değildir. Bazılarına göre evlerde yaşayan hiç­bir yılan ihtar edilmeden öldürülemez. Delilleri ise yine Buharî'nin riva­yet ettiği sözü geçen Abdullah b. Ömer hadisidir. Ayrıca Hanefiler 5261 numaralı hadise dayanarak küçük ve beyaz yılanları öldürmeyip sağ bı­rakmanın evlâ olduğunu söylemişlerdir.

 

Şafiî ulemasından Kemalüddin Dümeyrî'nin açıklamasına göre metinde geçen bu yılanları öldürme emri "nedb" ifade eder. Bir başka ifadeyle bu emre uymak farz değil menduptur. Evlerde bulunan yılanları öldür­mek için ise üçgün yahutta üç defa mühlet verilir. Dördüncüsünde öldürü­lür. Cumhuru ulemaya göre, ev yılanlarına üç gün mühlet verilir. Üçgün sonra evi terketmedikleri takdirde öldürülürler. Onlara mühlet vermek "Ünaşidükünne bil ahdillezi ehazehü aleykünne Nuh ve Süleyman en lâ tebdü lenâ velâ tü'zûnâ: Bize görünmeyeceğinize ve eziyet etmeye­ceğinize dair Hz. Nuh'a ve Hz. Süleyman'a verdiğiniz söz hakkı için" (evimizi terk ediniz)" cümlelerini söylemekle olur. Bu sözleri söyledikten sonra da eğer evi terk etmezlerse o zaman Öldürülürler."[bak: 5260 nolu hadis]

 

Mazirî'ye göre "sair beldelerin ve evlerin yılanlarını ihtarsız olarak öl­dürmek mendupsa da, Medine yılanları ihtar verilmeden öldürülemez. Fa­kat ihtar verilir de yine gitmezlerse öldürülürler. Çünkü cinlerden bir ta­ife Medine'de müslürnanlığı kabul ettiğinden Medine'deki çinililerin o taifeden olması ihtimali vardır.

 

Muhterem okuyucularımıza bu konuda 5256 numaralı hadisin şerhine de müracaat etmelerini tavsiye ederiz.

 

İmam Tahavî'ye göre ise istisnasız olarak tüm yılanlara mühlet vermek evlâ olmakla beraber, bu mühlet bittikten sonra hiçbir ayırım yapmadan hepsi öldürülebilir. Çünkü metinde bulunan "yılanların hepsini öldürün cümlesi" bunu ifade eder. Hanefilerin "Eddüru'l-Muhtar" isimli fıkıh kitaplarında ise beyaz yılanları sağ bırakmanın evlâ olduğu ifade edilmek­tedir. Nitekim "beyaz yılanları öldürmeyiniz, onlar cinnîdir" mealin­deki (5261) nolu hadis-i şerif de bunu ifade etmektedir.

 

Metinde, yılanları öldürmekten kaçınmakla ilgili olan: "Onların inti­kamından korkan benden değildir" mealindeki tehdid "yılanların sa­hiplerinin ve eşlerinin onları öldürenlerden intikam alacağı" yolundaki câhiliyye devrindeki bir inancı hedef almaktadır. Resulü zişan efendimiz bu sözüyle câhiliyye dönemi insanlarının bu batıl inancını yıkmış ve yı­lanları öldürmeyi bu düşünceyle terk edenleri kendinden saymamıştır.

 

Binaenaleyh yılanları öldürmeyi bu düşünceyle terketmek tamamen bir câhiliyye adetidir. Gücü yettiği halde onları öldürmeyi terk etmekse mendubu terk etmek demektir.