NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
الْحَمِيدِ
بْنُ بَيَانٍ
السُّكَّرِيُّ
عَنْ
إِسْحَقَ
بْنِ يُوسُفَ
عَنْ شَرِيكٍ
عَنْ أَبِي
إِسْحَقَ
عَنْ الْقَاسِمِ
بْنِ عَبْدِ
الرَّحْمَنِ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ ابْنِ
مَسْعُودٍ
قَالَ قَالَ
رَسُولُ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ اقْتُلُوا
الْحَيَّاتِ
كُلَّهُنَّ
فَمَنْ خَافَ
ثَأْرَهُنَّ
فَلَيْسَ
مِنِّي
Hz. İbn Mesud'dan
(rivayet edildiğine göre) Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
"Yılanların hepsini
öldürünüz. Onların intikamından (ve bu korkusundan dolayı onları öldürmekten
kaçınan) kimse benden değildir."
İzah:
İnsanoğlu ile yılanlar
arasında yaratılışlarından gelen ezeli bir düşmanlık vardır Yaratılışlarında bulunan
bu düşmanlık sebebiyle her zaman yılanlar insanları, insanlar da yılanları
öldürmek isterler.
Bazılarına göre ise, bu
düşmanlık tâ cennette Adem Aleyhisselamla şeytan arasında geçen malum ve meşhur
olaya kfidar uzanır. Rivayete göre şeytan, Adem aleyhisselam'a, cennette
kendisine yasaklanmış olan meyveyi[Bakara 19] yedirerek onu cennetten çıkarmayı
kafasına koyunca, bu tasarısını gerçekleştirmek için cennete girip Hz. Adem'le
buluşmak istemişse de cennetin bekçileri onu içeriye bırakmamışlardır. Bunun
üzerine bir yılan, şeytanı ağzının içine alarak onun cennete girmesini ve bu
ihanetini icra etmesini sağlamıştır.
İşte yılanlarla insanlar
arasında süregelmekte olan bu ezeli ve cibili düşmanlık sebebiyle İslam dini
insanlar için tehlikeli bir düşman olan yılanların öldürülmesini emretmiştir.
Bazı müfessirlere göre: "... kiminiz, kiminize düşman olarak
ininiz..."[A'raf 24] ayet-i kerimesinde söz konusu edilen düşmanlık Hz.
Adem ve Havva ile onların karşısında bulunan şeytan ve yılan arasındaki
düşmanlıktır.
Hanefi ulemasından
Bedrüddin Aynî'nin açıklamasına göre mevzumu-zu teşkil eden hadis-i şerifin
zahiri bütün yılanları hiçbir ayırım yapmadan ve hiçbir ihtarda bulunmadan
öldürülmelerini emretmektedir. İmam Malik'e göre ise, Abdullah b. Ömer'in
rivayet ettiği evlerde yaşayan yılanları öldürmenin yasaklandığını ifade eden
hadis [Buharî, Bedu'l-halk] mevzumuzu teşkil eden bu hadis-i şerif tahsis
ettiğinden Medine'nin evlerinde yaşayan yılanları bu hükmün dışında
bırakmıştır. Binaenaleyh üç defa ihtarda bulunmadan onları öldürmek caiz
değildir. Bazılarına göre evlerde yaşayan hiçbir yılan ihtar edilmeden
öldürülemez. Delilleri ise yine Buharî'nin rivayet ettiği sözü geçen Abdullah
b. Ömer hadisidir. Ayrıca Hanefiler 5261 numaralı hadise dayanarak küçük ve
beyaz yılanları öldürmeyip sağ bırakmanın evlâ olduğunu söylemişlerdir.
Şafiî ulemasından
Kemalüddin Dümeyrî'nin açıklamasına göre metinde geçen bu yılanları öldürme
emri "nedb" ifade eder. Bir başka ifadeyle bu emre uymak farz değil
menduptur. Evlerde bulunan yılanları öldürmek için ise üçgün yahutta üç defa
mühlet verilir. Dördüncüsünde öldürülür. Cumhuru ulemaya göre, ev yılanlarına
üç gün mühlet verilir. Üçgün sonra evi terketmedikleri takdirde öldürülürler.
Onlara mühlet vermek "Ünaşidükünne bil ahdillezi ehazehü aleykünne Nuh ve
Süleyman en lâ tebdü lenâ velâ tü'zûnâ: Bize görünmeyeceğinize ve eziyet etmeyeceğinize
dair Hz. Nuh'a ve Hz. Süleyman'a verdiğiniz söz hakkı için" (evimizi terk
ediniz)" cümlelerini söylemekle olur. Bu sözleri söyledikten sonra da eğer
evi terk etmezlerse o zaman Öldürülürler."[bak: 5260 nolu hadis]
Mazirî'ye göre
"sair beldelerin ve evlerin yılanlarını ihtarsız olarak öldürmek mendupsa
da, Medine yılanları ihtar verilmeden öldürülemez. Fakat ihtar verilir de yine
gitmezlerse öldürülürler. Çünkü cinlerden bir taife Medine'de müslürnanlığı
kabul ettiğinden Medine'deki çinililerin o taifeden olması ihtimali vardır.
Muhterem
okuyucularımıza bu konuda 5256 numaralı hadisin şerhine de müracaat etmelerini
tavsiye ederiz.
İmam Tahavî'ye göre ise
istisnasız olarak tüm yılanlara mühlet vermek evlâ olmakla beraber, bu mühlet
bittikten sonra hiçbir ayırım yapmadan hepsi öldürülebilir. Çünkü metinde
bulunan "yılanların hepsini öldürün cümlesi" bunu ifade eder.
Hanefilerin "Eddüru'l-Muhtar" isimli fıkıh kitaplarında ise beyaz
yılanları sağ bırakmanın evlâ olduğu ifade edilmektedir. Nitekim "beyaz
yılanları öldürmeyiniz, onlar cinnîdir" mealindeki (5261) nolu hadis-i
şerif de bunu ifade etmektedir.
Metinde, yılanları
öldürmekten kaçınmakla ilgili olan: "Onların intikamından korkan benden
değildir" mealindeki tehdid "yılanların sahiplerinin ve eşlerinin
onları öldürenlerden intikam alacağı" yolundaki câhiliyye devrindeki bir
inancı hedef almaktadır. Resulü zişan efendimiz bu sözüyle câhiliyye dönemi
insanlarının bu batıl inancını yıkmış ve yılanları öldürmeyi bu düşünceyle
terk edenleri kendinden saymamıştır.
Binaenaleyh yılanları
öldürmeyi bu düşünceyle terketmek tamamen bir câhiliyye adetidir. Gücü yettiği
halde onları öldürmeyi terk etmekse mendubu terk etmek demektir.